Sziget Türkiye

Dinamo Newsletter sağlosun böyle uyur gezer gibi gezerken bu sabah dürttü beni... Zaten dizi seyretmekten uyuşmuş olan beynim yeni yeni uyanmasaydı bu festivali hatırlayıp hemen hayallere dalmazdım.... Bu sabah bütün planlarımı iptal ettim, tatil matil, doğa moğa salla dedim. Rasimi de kandır gidin buna dedim!!!! Akşam bir yoklayacağım baaalım ne diiicek, çok ısrar edersem tamam der, zaten o herşeye tamam der ama benim gerçekten istemem önemli.

Ben uçağa binmekten çok korkuyorum daha önce söylemişmiydim!!! Hatta bırakın uçağı Galata Kulesine çıkmaktan bile korkuyorum. Bir keresinde çıktım, yaşlı yaşlı turistler manzaraya karşı çayını yudumlarken benim başın döndü bir fena oldum, hemen içeri kaçtım... Uçak fobimi yenmek için birileri bana ucuza psikolog neyim ayarlasa hiç fena olmazdı!!

Neyse asıl konu: Sziget Türkiye!:

Kişiliğim şekillenmesinde ailem, okullarım, çevrem ve arkadaşlarım kadar katkısı olan müziğin en beğendiğim birçok temsilcisinin bir arada olduğu, hem de başka bir memlekette kimseyi tanımadığım bir yerde, bilmediğim bir mekanda, istediğim kadar kısa şort giyebileceğim, deliler gibi çığlık atabileceğim bir atmosferde olacak olması hadiiii gittttt dedirtiyor warya çok fena...

Ben mi çok abarttım, yoksam bu aralar çok mu sıkıldım:(

E sıkıldım tabiii, bütün kış çalıştım, hep aynı şeyleri yapmak beni çok yoruyor, öyleki bir hafta sonumu evde pinekleyerek geçirirsem Pazartesi günü çok yorgun oluyorum, sabah uyanır uyanmaz dışarı fırlamak istiyorum, serseri gibi geziyim boş boş bana yeter.

Neyse ben şimdi şu vize olayını araştırcam, belki de gideriz yaaa belli mi olur???

Comments

Popular posts from this blog

333333333333333333!!!!

4444444444444