Posts

Showing posts from December, 2008
Image
2008 finali Çok uzun bir zaman sonra benim için çok önemli olan ve her zaman hayatımda olmasını istediğim canım arkadaşımla görüştüm... Dünyanın en tatlı çocuğunun annesi olmuş, hala inanamıyorum. Çocukluğunuz beraber geçince biriyle onun çocuğunu görmek çok inanılmaz geliyormuş insana... Her zamanki melek haliyle karşıladı beni...Her zaman ki gibi tertemiz bir kalbi vardı. Sanki aradan yıllar geçmemiş, araya hiç ayrılık girmemiş gibiydi...Sanırım böyle dostlarım olması beni çok şanslı kılıyor. Birilerini ziyaret edip, onları mutlu etmek beni daha da mutlu ediyor. İyiki varsın canım arkadaşım... Sevgili oğlunla bir ömürrr boyu mutlu ve sağlıklı günler hep seninle olsun :)
Image
Elifle Ben :)Hoşgeldin Bloğuma !!!
Image
Tatil güncesi Tam olarak ne ile karışılaşacağımızı bilmeden çıktık yola... Kafamda sadece bilinmez bir yolculuğun meraklı bekleyişi, içimde tatlı bir heyecan ve ellerimde de bavullarım vardı... Anlamsız koşuşturmanın içinden sıyrılacağımızın düşüncesi ve bizi bekleyen keyifli saatler sabırsızlığımı arttırıyordu. Sabah saatlerinde vardık Ayvalığa, bizi mis gibi bir deniz kokusu ve buz gibi bir hava karşıladı, sıcacık otel odasına girip 1-2 saat kestirince yol yorgunluğu falan kalmadı... İlk gün.... Cunda Adası'nın deniz kokan sokaklarında dolaşarak, gerçek bir kahvede dünyanın 2. en güzel Türk kahvesini yudumladık(1.si Beyoğlu Manda Batmaz'da)Yağmur bizimleydi o gün, ıslatmasına izin verdik, uzun zamandır yağmurda ıslanmanın keyfini unutmuştuk...Şeytan Sofrası'nın eşsiz manzarasını izlemeye doyamadık. Sanki elimizi uzatsak dokunacakmışız gibi hissettiğimiz adacıklara bakarak dilek tuttuk. Umudumuz bir kat daha arttı bu güzellik karşısında... 2.gün Sabahın ilk saatlerinde uya
GİDİYORUM!!! Yaklaşık 10 gün ne bilgisayar görmek istiyorum ne de bilgisayar... Kaz dağlarından ne getiriyim sizlere?? Bol oksijen, temiz hava, neşe, sağlık, huzur....
İÇİM ŞİŞTİ Bazen çok sıkılıyorum o kadar çok sıkılıyorum ki hiç bitmeyecek sanıyorum...Saat hiç geçmeyecek, bir daha asla gülemeyecekmişim gidi geliyor... Paniğe kapılıyorum, sonsuza kadar bu ruh hali içinde yaşarsam ne yaparım diye düşünüyorum... Issız Adama gittim... Etkilendim, hüzünlendim, kızdım.... Hem çok tanıdık hem de çok uzak geldi hikaye... Geçmişin gölgesi çöktü üstüme bir an... Yine acıdım onun gibilere, yine sevindim kendi kendime... Çok şanslıyım, sıyrıldığım ve de doğru insanı en az yarayla bulduğum için...Ruh hastalarından uzak dursun bütün genç kızlar, onları yola getiriyim derken kendileri yoldan çıkaverir mazallah!!Neymiş kanında bir virüs varmışş... Ya bırak, ne demek. Dünyadaki hiçbir insan evladı bana bu konuda mantıklı bir açıklama yapamaz yapsa da ben anlamam, inanmam, kanmam! Bu kadar sert ve de ağır konuşuyorum ama inanın içimde en ufak bir şüphe yok fikirlerime dair.. Oldukça eminim, "büyük konuşma" ayaklarına gelecek kadar da hiç mi hiç de saf değ