Posts

Showing posts from June, 2007

Geç kalmış saygı duruşu sonbahara

Şimdi böyle karanlık oldu günün bu saatinde... Şakır şakır yağmurun sesi duyuluyor yine... Havanın gitgede soğuduğu besbelli, yetmiyor ince montlar, yazdan kalmış ayakkabılar, t-shirtler... Yazdan kalmış kafalar da yetmiyor, değiştirmek lazım bu kafaları da...Toptan bir değişiklik bir nevi temizlik... Saç modelini bile değiştirmek lazım belki de, iyice havaya girmek için. Daha çok yazmak daha çok okumak, yeni yerlere gitmek, yeni insanlarla tanışmak, eskileri tamamen silmek lazım..Gitmek lazım aslında buralardan... O özlenen duyguyu bir kez daha hissetmek... Yabancı olmanın verdiği rahatlık ve özgürlüğün içinde kaybolmak lazım. Değişik gözlerle göz göze gelip, gözleri kaçırmamak lazım. Gülümsemek lazım, selam vermek lazım... Tanışmak lazım,telefon numarası vermek, telefon beklemek lazım... Kaçmak lazım, yorganın altına saklanmak lazım. Sorarlarsa yok dedirtmek, tek başına kalıp düşünmek lazım, köprünün üstünden geçmek lazım, sigara yakmak lazım denize karşı.... Güneşin batışına bakmak

Karşı pencereden

Adam dedi ki :" Senden sonra renkleri bizden kalan nostaljide aramal ıyım. Senden sonra , bizi utangaç ve gizemli yapan acının bile hasretini çekiyorum . Bekleyişin , vazgeçişlerin , şifreli mesajlar ın hasretini çekiyorum . Görmek istemeyen körlerin dünyas ı ndaki kaçak bak ı şlar ımızın da ... Eğer görünseydik , onlar ın utanc ı, onlar ın nefreti , onlar ın zorbal ığı olacakt ık. Senden af dileyecek cesaretimin olmay ışının acısını çekiyorum . Bundan dolay ı artık pencerenden içeri bile bakamam . Daha ismini bile bilmezken , daima orada , seni gördüğüm yerdeydin ve daha iyi bir dünyan ın düşünü kuruyordun ; bir ağac ın bir ağaç oluşunun engellenmediği bir dünya ve mavinin gökyüzü olabildiği bir yer..." Kad ın dedi ki :" Senin jestlerini kendimde buluyorum ; seni kelimelerimden tanı yorum ." .. Ve kad ın dedi ki : " Seni bı rakan herkes , kendinden bir parça bı rak ı yor . Anı lar ın sı rr ı bu de

Gerçekler...

Image
Sadece aklıma gelmişti aslında.. Öylesine çıkmışlardı ağzımdan o sözcükler. Hiç birini özellikle seçmemiştim... Ama oldu... Söyleyiverdim. Sonunu hiç düşünmeden... Olacakları tahmin edemedim. Yalnızlığıma yenilmiştim... Sonra da zaman beklediğimden de hızlı geçti. Hiç bir şeyi planlamadığım için her şey dağıldı. Bütün düşünceler havada asılı kaldı, hisler alt üst oldu. Tıpkı düzenim gibi. Neye inanacağımı şaşırdım. Beynim uyuştu, gözlerim doldu. Ve ağladım ağladım... Hiç bitmeyecek gibi gözüken bilinmez bir yolculuğa girdim. Allahtan yalnız değildim... Yalnız olsam başlamadan biterdi bu sonu belli olmayan yolculuk. Koşa koşa geri dönerdim bildiğim yere... Bakamazdım tanımadağım yüzlere, dokunamazdım kokusuna alışık olmadığım nesnelere, uykuya dalamazdım yorgun bedenimle... Şimdi belirsiz bir hikayenin ilk paragraflarını yazıyor parmaklarım, gözlerimse göremiyor o kadar uzakları, ellerim dokunamıyor benimdir dedim eşyalara... Bugünlerde aynaya her baktığımdaki gördüğüm ifade hissettiğim