En sevdiğim renk kırmızı oluverdi... Siyahın asaleti yerine kalktım gittim kırmızıyı seçtim... Ardından bir de kazak giydim kırmızı.... Araştırdım, kırmızının anlamını... Şaşırdım, alakamız yok kırmızıyla... Tıpkı çoğu şeyde olduğu gibi... Alakasız renk uyumları beni cezbetti.Yeşille devam etmeye karar verdim... Doğayı çok severim, bıktım zaten kocaman binalardan... İstanbul'un masucuktan yeşillendirme çalışmalarından, gri renginden. Tam hastalık havası dikkat et kendine dedi annem, sapsarısın son günlerde... Allığı şöyle gezdirsem yanaklarımda, azcık renk gelir mi ki orama, burama... Hem de pembe allığımı... Yakıştı mı bir bakın bana... Sevmem ama öyle çok süslenmeyi... Korkarım süslü kokona derler arkamdan... İnsanların hakkımda ne düşünecekleri korkusu zaten getirdi beni bu hale.... Sevdiğim bir yerim yok değil ama... Kalabalık ailenin tek renkli gözü kızı olmanın sevinciyle geçti annemlerle olan yıllarım... Benim için pek bir sıradandı mavi göz... Gözlerimi karşıdan görmeyi çok isterdim:)

Rengarenk geçen yılların arkasından bir de baktım ki şimdi nerdeyim.. Daha bir yerde değilim aslında... Belki de strateji hatalarımdan böyle oldu, ya da böyle olması gerekiyordu. Ama sanırım daha birşey tam anlamıyla olmadı... Olması için uğraşıyorum, gerçekten uğraşıyorum... Sadece arada yorgun düşüyorum... Ama o da 12 saat uyuyunca geçiyor... Hayatımda tam anlamıyla olan tek şey gerçekten aşık olduğum... Hiç bir şeyin olduğuna bu kadar sevinmedim. Olan bitenden habersizim. Olmak kelimesini hiç bu kadar sevmemiştim... Olmak... İyi ki olmuşum....Ama olmam gereken başka şeyler de var şimdi. Ama ben bir adım öndeyim... Çünkü aşığım! Size kolay gelsin:)

Comments

Popular posts from this blog

333333333333333333!!!!

4444444444444